Muğla’nın Seydikemer ilçesinde gelini Hatice Öğüt‘ü (46) öldürüp cesedini ateşe verdiği iddia edilen Kamil Öğüt (72) hakkında, “kadına karşı tasarlayarak kasten öldürme suçu”ndan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Fethiye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İddianamede, tutuklu Kamil Öğüt’ün, “Bayramdan 1 ay önce plastik kelepçe, kemik ilacı zehri, dolu fişekler, bıçak ve ipin olduğu bir çanta hazırladım” ifadelerine yer verildi.
Atlıdere Mahallesi’nde yaşayan Kamil Öğüt, 25 Nisan’da saat 08.00 sıralarında, aynı mahallede yaşayan ve ailevi sorunlar nedeniyle husumetli olduğu gelini Hatice Öğüt’ün evine gitti. Evin bahçesindeki ahırda, iddiaya göre taraflar arasında tartışma çıktı. Tartışma sırasında Kamil Öğüt, yanındaki av tüfeğiyle Hatice Öğüt’ü vurarak öldürdü. Öğüt, ardından gelinin cesedinin üzerine ahırdaki samanları atıp, ateşe verdi.
Mahallelinin ihbarıyla adrese jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Alevler, komşuların müdahalesiyle söndürüldü. Hatice Öğüt’ün cesedinin bir bölümünün yandığı belirlendi. Jandarma olayın ardından kaçan Kamil Öğüt’ü olay yerine 2 kilometre uzaklıktaki ormanda, suç aleti av tüfeğiyle yakalayıp, gözaltına aldı. Öğüt jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemi
Soruşturmayı tamamlayan Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Kamil Öğüt hakkında iddianamede hazırladı. Fethiye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, tutuklu sanık Öğüt hakkında, “kadına karşı tasarlayarak kasten öldürme suçu”ndan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. İddianamede, haksız tahrik oluşturan eylem ve saldırı bulunduğuna dair delil elde edilemediği, şüphelinin izinsiz şekilde gelini Hatice Öğüt’ün evinin ahırına girerek konut dokunulmazlığını ihlal ettiği yer aldı.
“Gelinimi öldürmek istediğimi eşime söyledim”
İddianamede Kamil Öğüt’ün ifadesine de yer verildi. Öğüt, ifadesinde, şöyle dedi:
“Oğlum yıllardır gelip gitmez. Bunun sorumlusu gelinimdir. Oğlum Ramazan Bayramı’nda da gelmedi. Bayramdan bir iki gün önce gelinimi öldürmek istediğimi eşime söyledim. Eşim, ‘Sakın böyle bir şey yapma, bana kim bakar?’ diyerek yalvardı, karşı çıktı. Bayramdan 1 ay önce plastik kelepçe, kemik ilacı zehri, dolu fişekler, bıçak ve ipin olduğu bir çanta hazırladım. Hazırlık yaptım. Çantayı evin girişinde asılı vaziyette tuttum. Oğlum her gün sabah saat 06.00’da öğrenci servisi çalıştırdığı için işe gidiyordu. Olay günü, oğlum işe gittikten sonra eşim evde uyurken 06.30 sıralarında çantayı ve av tüfeğini alarak evden çıktım. Oğlumun evine komşusunun bahçesinden giriş yaptım. Gelinim Hatice Öğüt’ün ahırda hayvanlarla ilgilendiğini bildiğim için ahıra girdim. Onun ineklerle uğraştığını gördüm. Hatice’nin arkası dönüktü. Tüfeği doldurup yanına yaklaştım. Yaklaşık 4-5 metre mesafeden sırtına doğru 1 kez ateş ettim. Hatice Öğüt yere düştü. Can çekiştiğini gördüm. Orada bulduğum benzin şişesini üzerine döktüm. Onu yakmak istediğimde hareket etmiyordu. Olay yerinden uzaklaştım. Gelinimi öldürdüğüm için pişmanım.” (DHA)
